Cumhurbaşkanının "Cumhuriyet "dönemi takıntısı var, her icraatını Cumhuriyet döneminin ilgili icraatları ile kıyaslıyor,...
Konuyu siyasileştirip, genelleştirirken, eski dönemler için, kişisel retoriğine peleseng ettiği "dikili ağaçları yok" hüküm sözcüklerini kullanıyor..
Uygun bir fırsat bulursa,koca Cumhuriyetin , "dikili ağacı yok" diyecek gibi duruyor,..
"Türkiye'de her şey, akp ile başladı , gerisi kayda değmez" düşüncesi, söylemine hakim, kendi kurup büyüttüğü partisi ile ilgili duygusal değerlendirmeler yapması normal kaşılansa bile "gerçekler" , yeni dikilen fidanlardan daha çok boy vermiş durumda..
En son, fidan dikme konusunda, rekorlar kitabına girecek sayılar üzerinden, Cumhuriyet döneminde daha çok fidanın kendi iktidarları döneminde ekildiğini iddia etti..
Oysa, yakın zamanda çeşitli nedenlerle elden çıkarılan fidanlıklar (1925 yılında kurulan ,İç Anadolu şartlarına dayanıklı ucuz ve sağlıklı fidan üretimi yapan Söğütözü Fidanlığı, Alemdağ Orman Fidanlığı, Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde birinci derecede tarihi ve doğal sit alanındaki Botanik Bahçesi ve Arboretum niteliğindeki Gazi Tesisleri ve en önemlisi de her vesile ile , mahkeme kararlarına rağmen yapılaşmaya açılan Atatürk Orman Çiftliği arazileri- ki, çiftlikte sadece ziraat/tarım değil, pulluk üretimi dahi yapılıp çiftçiye ehven şartlarda veriliyordu,...) başka bir gerçeğe işaret ediyor..
Sıradan bir fidan ekiminde bile siyaset yapıyor, Gezi Parkında, samimi kaygılar ile ağaçları koruma eyleminde bulunanları, terör provokasyonu yapan guruplarla eş tutarak eleştiriyor..
Teröristler, gezi eylemlerinde ortalığı yakıp, yıktılarsa, bunların önlenmesi, devletin sorumluluğunda, fidan sevenler kadar ağaç sevenlerin toplanma hakkını korumak da öyle..
Terör örgütü, her yaz ormanları yakıyor, bu barbarlığı önlemek, gereken tedbirleri almak da, yine güvenlik güçlerinin sorumluluğunda,...
Her yaz yanan orman alanlarının hesabını gezi eylemine katılan ve terörle ilgisi olmayanlardan soracak halimiz yok..
İcraat hevesinin takdirle karşılanmasında ihtilaf yok ama her defasında "ötekileştirme" yapmak ve de Cumhuriyet'i de hedef tahtasına oturtmak, hakkaniyete uymuyor..






Metin Demircı