Demokrasi ve çoğunlukçu medya arasındaki mesafe Türkiye'de giderek açılıyor, modern demokrasilerde , demokratik bir fonksiyonda dördüncü güç olarak tanımlanan medya , Türkiye'de tam tersi bir yönde işlev görüyor.. İktidarın kendi kotardığı bir kamuoyu yapıcıları ile merkez medya Faucult'un sarkacı gibi birlikte salınıyorlar..Hatta , zaman , zaman , iktidar medyasının eksiğini de , merkez medya denen katagori tamamlıyor..
İktidar mensuplarının , her icraatı, yayın akışı kesilerek, bir telaş içinde, aniden , canlı olarak yayınlanıyor, Başbakan ve Bakanlar, artık, neredeyse, aileden birileri haline geldiler, günde bir kaç defa , canlı yayında , arz-ı endam edip, sürekli aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorlar..
Cumhurbaşkanı ise, her nerede bulunuyorsa, , canlı olarak izlettiriliyor......
Son zamanlarda , Cumhurbaşkanı sözcüsü de, Cumhurbaşkanı, her icraatı kendisi anlatmasına rağmen, iç politika , dış politika konularında , toplumu , canlı olarak bilgilendiriyor..
Yeni rejim ile alakalı olsa gerek, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar, hükümet ve parti sözcüleri yanında, Cumhurbaşkanlığı sözcüsü de , canlı olarak her an karşımız çıkmaya hazır ve nazır..
Bugün de bir adım öteye gidildi, ,İstanbul İl Başkanı da, dakikalarca , canlı yayında, teşkilat propagandası yaptı, istifasını açıkladı.
İktidar partisi, "gördüğü lüzum üzerine" belediye başkanları ve teşkilat mensuplarını, tatlı sert yöntemlerle , görevlerinden ayrılmaya zorluyor....
İl Başkanı istifasından sonra, iktidara yakın bir medya sözcüleri de,, zorunlu istifanın ne kadar ulvi bir tavır olduğu açıklaması yapıyorlar...., ...
Son dönemler, iktidar ,medya ortak yaşamı , iletişim fakültelerinde, ders olarak okutulacak ve tez konusu olacak önemde ve dünya çapında bir örnek teşkil ediyor.



Mahinur Denizci