Akademik özgürlük, Akademya'da ,genel bir kavram olarak, ifade, eleştiri gibi, bilimsel, akademik bütün faaliyetleri kapsayan bir form olarak algılanıyor.

Önemli bir üniversite,(-ki, devlet'in paradigma geleneğine aykırı gelebilecek hassas konularda- Ermeni tehciri gibi-, ifade özgürlüğünün, bilimsel özerklik seviyesinde tartışılmasının önünü açmış ve eleştirilere de muhatap olmuştu-) bir öğretim elemanının ifadelerini, Cumhurbaşkanına hakaret kabul ederek ,iş akdini fesh etmiş. Yargı kararı (soruşturma/kovuşturma olmadan) durumdan vazife çıkarmış, kendi hükmünü vermiş ve infaz etmiş.
İfade özgürlüğü kavramı,AİHM müktesebatında ve doktrinde, demokratik düzen bakımından en hassas konu olarak kabul ediliyor..
Öğretim elemanının, değerlendirmesindeki tanımlamalar, nobranlık ve kabalık.
Nobranlık; kaba, sert , gönül kırıcı olma halini tarif ediyor, hakaret içermiyor, olsa olsa bir "serzeniş" sayılabilir. Herkesin, devletin tepesindeki kişinin, gönül kırıcı değil, gönüller yapıcı olmasını bekleme hakkı var. Cumhurbaşkanı, ifadelerde, şahsiyet hakklarınıa bir saldırı tespit etseydi, hakkını, arardı.

"Kraldan fazla kralcı "olmak, bir bilim camiasına ne katkı yapar? AİHM, kararları ile mukayese beyhude bir uğraş olur, üstelik, bu kararı alanların ve de üniversitenin itibarında meydana gelmiş hasarları arttırır. Eleştiri ve ifade özgürlüğünü oto kontrol ile kısıtlayan bir kurum, kendini yeniden tarif etmelidir.

Gül Denizci..