Erdoğan uzun istişarelerden sonra İmamoğlu'nun karşısına -yeterince sulanmamış beton- kıvamında bir aday çıkardı..!!
Bütün müktesebatı inşaat ve türevleri olan ve bagajı imar afları sonucu maddi ve beşeri bakımdan yıkılmış deprem enkazı ile dolu bir adayın İmamoğlu karşısında herhangi bir şansı gözükmüyor..
İş -enkazı kaldırmak- yine Erdoğana kalıyor..
Erdoğan, 2019 mahalli seçimlerinde, önemli siyasi makamlarda bulunmuş bir politikacı enkazını İstanbul için aday yapmış ve kendini ortaya koymasına rağmen hezimeti önleyememişti.
üstelik o zamanın İmamoğlu'su , kimsenin tanımadığı ve dahi hafiften burun kıvırdığı bir profil çiziyordu ama sağlam durdu, seçim hilelerine rağmen, az farkla kazandığı seçimi seçim makinası Erdoğana rağmen , tekrarında görülmemiş bir farkla kazandı..
Bugün, seneleri üzerine koymuş, ihanete uğramış İstanbulun sorunları altında ezilmemiş , her türlü iktidar engellemesine karşı, kayda değer hizmetler üretebilmiş, İstanbul gibi bir dünya markasının sorumluluğunu ve tecrübesini taşıyan siyasetçi olarak ,dünden daha güçlü bir yerde duruyor...
Bu seçim Erdoğan'ın ustalık değil yorgunluk dönemine denk geliyor ve 2002 den bu yana siyasi hayatında ilk defa arkadan gelerek iki defa kaybettiği bir adaya karşı seçim kazanmaya çalışacak ...
Erdoğan , bu seçim ile -farkında veya değil-, önemli bir siyasi kariyeri de tehlikeye atıyor..
Seçimi İmamoğlu kazanırsa ,sıradan bir mahalli seçim sonucu etkisinin çok üstünde, telafisi imkansız bir siyasi faturanın muhatabı olacak,..
iktidar cenahı , mahalli seçimleri atlatıp , uzun yıllar seçimsiz bir iktidar döneminin hülyaları kuruyor ve her zaman olduğu gibi , koç başı olarak Erdoğan'ın arkasına dizilmiş , kazanmasını bekliyorlar..
Hiç te yabana atılamayacak bir ihtimal olarak , seçim kaybedilirse reis de kaybedecek , bugüne kadar yancılıkla geçinenler ise bütün yaşam konforlarını kaybedecekler..
Üçüncü defa , İstanbulu kaybetmiş iktidar cephesi, iktidarı elinde tutmakta zorlanmaya başlayacaktır..
İstanbul'un , -ona atfettikleri mistik anlamlara da bakınca- , kaybı, hayallerin de kaybı manasına gelecektir..
İmamoğlu , kritik sınırları geçti , İstanbul seçmeni ile bütünleşme yolunda ciddi mesafeler aldı, bu saatten sonra yargı v.s gibi hamlelerle önü kesilemez , sandıkta yenmek zorunluluğu var ve de hiç kolay görünmüyor..
Bazen fikstür azizlikleri nedeni ile , final oynayacak takımlar, erken turlarda karşı karşıya gelirler..
Erdoğan ve İmamoğlu'nun İstanbul'da üçüncü defa karşı karşıya gelmeleri de kaderin bir cilvesi gibi..
Ana muhalefet hala ilçe , il adayları ile vakit kaybediyor, İstanbul'un seçimi; başka bir gerçeğe işaret ediyor..
Türkiye bir anda erken seçim şartlarına gelebilir..



Murat Yalnız