1968/69 yılında Abd , Türkiye'ye sefir-i kebir ( Büyükelçi) olarak , "Vietnam kasabı" namı ile maruf Comer'i gönderdi.
Vietnam kasabı olarajk anılmasının nedeni, adının , Vietnam'da bulunduğu sürecte, kitle halinde kıyımlara karışmış olmasııydı !
Abd , nerederye askeri müdahalenin eşiğinde iç sorunlarla uğraşan Nato müttefikine , hırlı olmayan bir kişiyi göndermişti..
Kamuoyu ve özellikle Üniversite gemçliği ve de özellikle Orta Doğu Teknik Üniversitesi Abd'nin emperyal tavırlarına olağanüstü hassas bir durumdaydı ve böyle bir kişinin atanması ,büyük bir infiale neden oldu, binlerce öğrenci protesto gösterileri yaptı..
O zamanlar, eski Türkiye "idi" ve Demirel'in meşhur , "sokaklar yürümekle aşınmaz" sözünde somut hale gelen başka bir "Demokrasi" geçerliydi..
üstelik Demirel , sokaklarda hak arama özgürlüğüne, bu "veciz" sözü ile bir nevi destek vermişti,,
Toplantı ve gösteri yapmak için sokağa çıkanlara ayar vermek kimsenin haddi değildi..
Özetle eski tip bir "Demokrasi" geçerli idi..!!
Comer mission'u gereği , şartları zorladı ve kendisine en büyük muhalefeti gösteren Orta Doğu Teknik Üniversitesini ziyaret etmek istedi.
Zamanın ODTÜ Rektörü Kemal Kurdaş , önceleri randevu talebini geri çevirdi, fakat , Comer ısrarlı oldu, sonunda 6 ocak 1969 günü, gündem dışı gizli bir ziyaret yaptı..
Comer'in hesap edemediği, ODTÜ öğrencilerinin kendisine ve dolayısı ile ABD'ne olan tepkisinin çapı ve niteliğiydi..
Elçiliğin Siyah Cadillac arabasıi Rektörlük binası önüne park etmişti ve herhalde Cadillac'ın ihtişamı ile ODTÜ'ni fethetmeye niyetlenmişti..
Ama , işler zannettiği gibi yürümedi, öğrenciler , Cadillacı ters çevirip yaktılar.,
Zamanın içişleri Bakanı Faruk Sükan okula polis göndermek istedi fakat Rektör , izin vermedi..
Eski Türkiyede , her isteyen Üniversiteye, -Rektöre ve Öğrencilere rağmen- giremezdi, Üniversite Özerkliği diye bir kavram vardı, ve kimse Anayasal sınırları aşamazdı..
Rektörlük , olaylar ve güvenlik sebebi ile öğretime ara verdi, fakat karar Danıştay'da bozuldu , eğitim yeniden başladı..
Comer , ancak Mayıs ayına kadar dayandı ve ABD'ne dönmek zorunda kaldı, zamanın Üniversitesi kendisini "persona non grata" istenmeyen adam ilan etmişti..!!
Başka bir gelişme oldu,, bütün Türkiye sathındaki öğrenci birlikleri , "yakma" eylemine sahip çıktılar....
Eski Türkiye'de böyle tuhaf bir hukuk ve demokrasi anlayışı vardı,!!
Bugünlerde , Abd , Orta Doğu yangın yeri iken ve bir eli kanlı bir terörist "padişah" olarak tayin edilmişken ,yine enteresan bir figürü Büyükelçi olarak gönderdi..
İşi kupon arazi kapatmak olan lübnan orijinli bir Osmanlı bakiyesi hem Büyükelçi hem de Suriye sorumlusu olarak gönderildi..
Gelir gelmez ayağının tozu ile TC hakkında, boyundan büyük laflar etmeye , apo ağzından konuşmaya başladı..
Türk milleti üzerine inşa edilmiş Cumhuriyeti, milletler olarak yeniden inşa sevdasını açığa çıkardı, Bahçeliye'de dolaylı destek çıktı,..
Hem Apo hem de Bahçeli ile aynı frekansta icraat niyetini ortaya koyması ile Comer'in ruhuna fatiha okutacağa benzer..
Eski Türkiye'de Comer fazla dayanamamıştı , ve üstelik o zaman Terörsüz Türkiye diye yeni bir oyun da sahneye konulmuyordu,,
Bakalım , bu eski Osmanlı, dedelerinden tevarüs ettiği özellikleri ile ne kadar dayanacak..!!


Sami Paşaoğlu