booked.net
 
 

 

Damat

 Chp ve Sine-i Millet .. - 14/06/2023





Mualla Atakan
E-Posta
Chp, Millet İttifakı ile birlikte çıktığı siyasi yolcululuğun sonuna gelmiş gözüküyor.
İttifak'ın diğer bileşenleri , parlamento da temsili önemsiyor görüntüsü veriyorlar...
Seçim sonuçlanır sonuçlanmaz , yangından mal kaçırır gibi, kendi üyeleri ile ittifaktan ayrılıp, kendi yollarına revan oldular, gurup kurma çalışmalarından bahsediliyor,
Sert bir seçim döneminden ve her türlü hileyi sineye çekip hazmettikten sonra ortak bir durum muhasebesi yapmadan, ittifak cephesinden ricat etmeleri , cephenin; tamamen bir siyasal yarar amaçlı ve ülke gerçekleri konusunda ortak bir fikir/kaygı taşınmamış olduğunun açık bir kanıtı sayılabilir.
Hafta sonu pikniğinden sonra bile , piknikçiler, ortak zamanları- etin kıvamı, salatanın sirkesi v.s -üzerine bir iki kelam ederlerken , arka kapıdan sıvışır gibi , ittifakı /chp'ni terketmek, siyasi etik açısından da sorunlu..
Milleti de, aylardır, son seçim, tarihi dönemeç v.s gibi iddialı ambalajlar ile havaya sokmuşken, Muharrem İnce tarzı bir suskunluk, günlük siyasetin kadrajında dahi sırıtıyor..
Seçimin büyük kaybedeni Chp, ne yazık ki, aldığı hesapsız riskler sonucu-, Cumhuriyet'ten mahçubiyet, -dindar sağa savrulma - başta olmak üzere, sonuçta , -Dıral Dedenin düdüğü- gibi ortada kaldı ve klasik kurultay geyiklerine mecbur edildi...
Sonuçta -tek kapıya gele atmak- gibi bir bahtsızlığın sahibi, Chp'nin güncel sorunu, genel başkan veya aşırı kıdemli yönetici klik değil..
Bu seçim kompozisyonunda ortaya çıkan tabloya göre , TBMM'de -etkisiz eleman -olarak yer alacak olması..
Parlamentoda temsil ettiği kesimler yararına herhangi bir fonksiyon ifa etmesi mümkün görünmüyor.
İktidar terafının sayısal gücü ( millet ittifakını kaldıraç olarak kullananları da dahil edersek) - Anayasa değişikliklerini dahi zorlayabilecek nicelikte...
Özellikle bu dönemde esas mesele meclis girmek , mecliste muhalefet etmekten ziyade, temsil ettiği kesimlerin çıkarlarını somutlaştırmak olup, mevcut durumda ,, zayıf ve etkisiz temsil hem toplumsal moral bakımından, hem de fiilen anlamını yitirecektir..
Türk siiyasetinde sine-i millet düşüncesi sadece retorik seviyesinde söz konusu olmuş , kuvveden fiile geçilememiştir..
Çok partili hayatta , Özal'ın Cumhurbaşkanı seçilme usulüne ( 1989 mahalli seçimlerinde üçüncü çıkan parti genel başkanı olmasına rağmen , uzlaşı aramaması) itiraz edip , TBMM'ni terk eden , merhum Murat Sökmenoğlu , tek örnektir.....
Bugünkü durum; , Cumhurbaşkanı seçimi, TBMM seçimlerindeki hileler, devlet imkanlarının haksız ve kanunsuz kullanımı, oy kullanan milyonlarca manken kimlikler v.s...
1989 dönemini -mumu bırakın - projektörle aratan bir duruma işaret etmektedir..
YSK tarafından mazbatası verilen millet vekili; Yargıtay'ın olmayan takdir yetkisi ile - ki bu Anayasal düzenin, kuvvetler ayrılığı bakımından açık ve ağır bir ihlaldir,- hapiste tutulmakta ve milletin iradesi üzerinde "keyfe dayalı bir ipotek uygulanmaktadır..
16 yaşında bir çocuk, reis'in resmine bıyık çizdiği için tutuklanmakta, siyaset erbabı ise bitmez tükenmez geyiklere devam etmektedir..
Çok küçük -ve tartışmalı katılım/ ve sayım sonucu- oluşan farkla, iktidar cenahı bütün Türkiyeyi teslim almış gözükmektedir..
Sandıkta kazananın her şeyi aldığı düzenler Demokrasi değildir..
Bu parlamentoda özellikle , Chp' için, her türlü illegaliteyi meşru hale getiren, aklayan bir role mecbur bırakılma, tehlikesi vardır.
Parlamento Dışı Muhalefet, ve Sine-i Millet, siyasetin gündemini zorlayacak gibi gözükmektedir..





Mualla Atakan


YORUM YAPIN SÖZ SİZDE!

Adınız (Yorumda görünecek) :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik Kodu :    
 



Bu köşenin diğer yazıları;




AnasayfaAnasayfa Köşe YazarlarıKöşe Yazarları Bize UlaşınBize Ulaşın RssRss
Maxiva


Nettehaber'i Twitter'da kişi takip ediyor.