Geçenlerde Fenerbahçe Yüksek Divan kurulu toplandı.
Muhalefetin, Ali Koç yönetimine karşı yürüttüğü imza kampanyası nedeniyle gerginlik çıktı.
Fenerbahçe gibi büyük bir camia için yadırganacak üslupta tartışmalar oldu, üst seviyede yönetim kademelerinde bulunanlar arasında karşılıklı ithamlar, tehditler yapıldı..
Eski yönetim ve mevcut yönetim arasında fay hatları giderek artan bir seviyede stres biriktiriyor.
Eski Başkan "Fenerbahçe benim hayatım, ben Fenerbahçeyim" diyor. Fenerbahçe üzerinde adeta bir Vesayet makamı gibi davranıyor.
Mevcut Başkan "Fenerbahçe Başkanlığı benim yaşamımın en büyük hayali" sözleri ile göreve başlamıştı.
Her ikisi de, iş hayatında temayüz etmiş kişiler, önemli zenginlikleri kontrol ediyorlar, gerektiğinde ceplerinden harcama yaptıkları da biliniyor..
Eski Başkan, kaybettiği seçimlerden sonra uzunca bir süre Fenerbahçeliliğini nadas'a bırakmıştı.
Beklenen sportif başarılar gerçekleşmeyince, çekirdek kadrosu ile Fenerbahçe zeminlerinde teşvik mi, eleştiri mi tam anlaşılamayan tavırlar ile görünür olmaya başladı.
Fenerbahçe için başarılı tesisleşme hamleleri yaptığı ve fetö kumpasında yönetimi ile özgürlüğünden kısıtlanarak bedel ödediği de gerçek..
Mevcut Başkan da iyi niyetle, fedakarlık da yaparak çalışıyor, ama Fenerbahçenin popüler vitrini olan futbol takımı beklenen seviyede olmadığı kanısı yaygın..
Divan toplantısında, neredeyse kayıkçı kavgası benzeri tartışmalar ile zaman kaybedilirken, stadın isminin değiştiği ve Avrupa maçlarında forma reklamı ile birlikte bir yoğurt markası ile anlaşıldığı ortaya çıktı..
Şirket özellikle süzme yoğurt konusunda uzmanlaşmış, aynı zamanda geleneksel yoğurttan daha yüksek proteğin içeren kalın kıvamlı yunan yoğurdu (Greek yoğurt) üretiyor..
Fenerbahçe Stadyumu Maliye Bakanı Şükrü Saraçoğlunun çabası ile 1932 yılında 10 taksitte ödenmek üzere 9.000 liraya (1000 Reşat altını) Milli Emlak'tan Fenerbahçe Spor Kulübüne satılmış, ve Fenerbahçe Türkiye'de ilk stat mülkiyetine sahip kulüp olmuş.
Atatürk şahsi hesabından 500 lira ile katkıda bulunmuş, ana paraya bakınca hatırı sayılır bir meblağ vermiş..
Stadın önceki isim sponsoru, uluslararası yaygınlığı da olan şekerli ürünler üreticisi,
"yoğurt firması" değişikliği bir ölçüde daha sağlıklı beslenmeye bir atıf sayılabilinir mi bilinmez ama, sponsor'un "greek yoğurt" üretmesi işin lezzetini biraz etkiliyor gibi..!!
Kendi şirketlerini iyi yönetmiş, yönetmekte olan önemli iş adamlarının, Fenerbahçe forması ve stadı için sponsor konusunda greek yoğurdundan daha farklı alternatifler üretmesi beklenir..
Fenerbahçe bir ölçüde Türkiye dir, forması da sadece saha giysisi değil, önemli bir semboldür, Stadın hikayesinde ise Türkiye Cumhuriyetinin kurucularının eli ve emeği vardır..








Murat Yalnız